Yeni eğitim-öğretim yılı yine çözülemeyen birçok sorunla başladı. Okullarını geri isteyen velilerden, ekonomik krizle birlikte masraflar altında ezilen ailelerin çocuklarına ücretsiz yemek talebine kadar, öğretmenlerin maaş eşitsizliği talebi ile eğitime olan güvensizlik de yeni dönemde çözüm bekliyor.
BirGün’den Kayhan Ayhan’ın haberine göre, derinleşen ekonomik kriz, gıda başta olmak üzere tüketim maddelerine gelen zamlar ile mutfaktaki yangın büyüyor. Uzmanlar, çocukların günlük fiziksel, bilişsel/zihinsel gelişimlerini, okula devamlılıklarını ve akademik başarılarına düzgün beslenmenin etkisinin çok fazla olduğunu dikkati çekiyor.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen), “Eğitimin ve okulların durumu” başlıklı raporunda acil olarak okullarda bir öğün öğle yemeği verilmesi gerektiğini belirtti ve eğitimde giderek artan gerici uygulamalara dikkati çekti. Raporu sunan Eğitim Sen Genel Başkanı Prof. Dr. Nejla Kurul, “Türkiye, OECD ülkeleri arasında çocuk yoksulluğunda ilk sıradadır. Özellikle ekonomik krizle birlikte hızlı artan yoksullaşma, öncelikle en hassas durumdaki çocukları etkilemiştir. Türkiye’de bugün her beş çocuktan biri derin yoksulluk sorunları ile yüzleşmekte, yeterli ve besleyici gıdaya ulaşamamaktadır. Bu noktada yapılacak en acil eylem, bir an önce okullarda kamunun öğle yemeği hizmeti sunmasıdır” diye konuştu.
Eğitim sisteminde bireysel gelişme için önlem alınmıyor
Yeni eğitim yılı başlarken, Milli Eğitim Bakanlığı’nın genel geçer açıklamalar yaptığını; eğitim sisteminde öğrenmeyi geliştirecek, bireysel gelişmeyi takip edebilecek ne gibi önlemler alındığını söyleyemediğinin altını çizen veliler şu ifadeleri kullandı:
“Milli eğitim politikaları ve uygulamaları ile ülkenin en fazla dava açılan kurumu. 2000’den sonra MEB’e açılan dava sayısı yüzde 313 arttı.
2003 yılında MEB aleyhine sadece 3 bin 509 dava açılmışken, 2017’de ise 30 toplam 35 bin 798 dava açıldı. MEB’in verilerine göre, son iki yılda bakanlığın tarafı olduğu toplam 71 bin 912 idari ve adli dava açıldı, bu davalardan 20 bin 487’si reddedildi. MEB toplumun birçok kesimiyle kavgalı. MEB, eğitimi bozduğu, gerilettiği yetmezmiş gibi toplum barışını, huzurunu da bozuyor.”